Her sene Kasım sonu gibi başlayan yılbaşında büyük
ikramiyeden para alma umudu,ülkemizde insan yaşamının doğallaşmış bir parçası
durumunda.Bu hevesin oluşmasındaki en büyük etken,bütün ömür boyunca çalışılsa
bile elde edilemeyecek paranın,7 rakamla kazanılabilecek olmasıdır.Toplumun
farklı kesimlerinde bireylerin ihtiyacı değişkenlik gösterebilir ancak satınalmayı
sağlayacak tek şey, paradır. Bu yüzden haberlerde gördüğümüz gişelerdeki uzun
kuyrukları aslında gayet normal karşılamamız gerekiyor.Her insan daha iyi
koşullarda yaşamını sürdürmek ,çocuklarına sağlam bir gelecek kurmak ister.Özellikle
kitle iletişim araçlarında her an karşımıza çıkabilen imgelerle , pahalı ürünlerle beraber daha da
özendirici olabilmekte.
Başka bir açıdan bakacak olursak da,eline geçen
parayı iyi kullanamayıp şu anda sefalet içinde yaşayan veya aile birliğini
yitirmiş kişiler de mevcut.Para maddi açıdan büyük bir rahatlık sağlıyor fakat
kişi ikramiye çıkmadan önceki hayatını bir daha aynı şekilde yaşayamıyor."Para
insanı bozar mı ?!" diye derin derin düşünmek pek de boşuna
sayılmayabilir.
'Milli Piyango'nun yılbaşı çekilişi' deyince talihlisine
sunacak olduğu yeni hayat göz önüne geliyor,ister istemez bu söz öbeği dikkati
üzerinde topluyor.Şans oyunların kumar,dolayısıyla haram olarak
nitelendirilmesine,Diyanet'in bu yönde bildiri yayınlamasına rağmen toplumda
kendisine yer edinmiş,adeta bir geleneksel aktivite olarak görülen yılbaşı
çekilişi,farklı muamele görüyor.
Kesin olan şu ki ; 1 Ocak sabahı kazanan
numaraları elindeki piyango biletiyle karşılaştıranlar,ya "vay,aldık
parayı!" ya da "önümüzdeki seneye artık" diyecekler.Bakalım şans
kimlere gülecek...
e.a.
Yorumlar
Yorum Gönder