MİLLİ TAKIM MUCİZESİ


"Futbol,asla sadece futbol değildir" demiş Simon Kuper.Hırsı,mücadeleyi  barındıran,mağlubiyetlerde acı çektiren,insanı boşluğa düşürebilen,galibiyetlerde ise havalara zıplatan,sıkıntıları unutturabilen bir oyun bu çünkü.


Ülkemizde en çok rağbet gören spor dalı olan futbolda Milli Takım seviyesinde uzun zaman başarılara aç bir durumdaydık.2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'ndaki yarı finalden sonra herhalde kimse takımın üst üste üç turnuva kaçıracağını düşünemezdi.2010,2012 ve 2014'teki iki Dünya ve bir Avrupa Şampiyonası'na katılamamak neredeyse bir  jenerasyonu böyle bir tecrübeden mahrum bıraktı ve ülkemizdeki futbolseverler de yazlarını eksik yaşamak zorunda kaldı.                

Evsahipliğini bir oy farkla kaybettiğimiz Euro 2016 için eleme grupları belli olduğunda kamuoyu Hollanda'nın birinci olarak çıkacağını,ikincilik adına ise şansımızın Çek Cumhuriyeti ve İzlanda'dan daha yüksek olduğu kanısındaydı.

Fakat eleme maçları başladığında işler hiç de beklenildiği gibi gitmedi.İzlanda ve Çek Cumhuriyeti mağlubiyetleri,Letonya beraberliği derken 3 maçta elde edilen sadece 1 puandı.İçerideki Kazakistan galibiyeti olağan bir durumdu aslında.Beşinci maç olan Hollanda deplasmanında galibiyete çok yakınken uzatma dakikalarında yenilen gol 2 puan götürmesine karşın,gelecek adına olumlu sinyaller vermişti ve takımın kaybettiği özgüveni geri getirmişti.Neyse ki imdada yine bir Kazakistan maçı yetişti ve üç puan daha haneye eklendi.


Eleme maçlarının bitimine dört maç kala sekiz puana ulaşılmıştı.Bu telafisi olmayan son dört maç,Fransa bileti için kaderi belirleyecekti.Sıradaki maç olan Letonya karşılaşmasında iyi giden her şey dakika 90'da yenilen golle bozulmuştu.Belki de bu gol her şeyin bittiği anlamına geliyordu,hele ki kalan üç maçın Hollanda,Çek Cumhuriyeti ve İzlanda ile olduğu düşünüldüğünde.Fakat yine bir Hollanda maçı gidişatı değiştirdi.Konya'daki maçta üstün oyunla gelen 3-0'lık galibiyet, Hollanda'nın yerine 3.sıraya yerleşmemizi sağladı.İlk 2 sırada yer alanların ve en iyi 3.nün direkt gideceği,diğer 3. takımların play-off oynayacağı hesaba katıldığında play-off oynamak bile ümitlendiriyordu.

Artık kalmıştı son iki maç : Fransa biletini cebine koymuş takımlardan Çek Cumhuriyeti'yle deplasmanda,İzlanda'yla ise içeride.Bu 2 maçtan alınacak 4 puan play-off oynamak için yetecekti.Çek Cumhuriyeti deplasmanında ikinci yarıda Selçuk İnan'ın penaltıdan attığı golle öne geçiyor,Hakan Çalhanoğlu'nun golüyle de rahatlayıp 3 puanı hanemize yazdırıyorduk.Son maçlar öncesi en iyi 3.lük ihitmali belirmişti.Bizim İzlanda'yı yenmemizin yanı sıra C Grubu'nun 3.sü Ukrayna'nın evinde İspanya'yı yenmemesi ve Kazakistan'ın da deplasmanda Letonya'yı devirmesi gerekiyordu.Nitekim İzlanda maçında bir gün önce Ukrayna'nın yenilmesiyle ihtimallerden biri gerçekleşmiş oluyordu.İzlanda maçının başlangıç düdüğüyle birlikte kulağımız Letonya-Kazakistan maçındaydı.İlk yarı iki maçtan da gol sesi çıkmadı.İkinci yarıların başlamasıyla zaman da daralmaya başlıyordu. Kazakistan'ın golü bulduğu haberiyle artık inancımız da artmıştı fakat henüz İzlanda ağlarını havalandıramamıştı Milli Takım.Üstüne Gökhan Töre'nin kırmızı kart görmesiyle takım bir kişi eksiliyor ve son dakikalar da yaklaşıyordu.Dakika 89'da Umut'a yapılan ardından kazanılan frikikte topun başına Selçuk İnan geçmişti.
Şimdiye dek onlarca frikik golü bulunan Selçuk,bunlara bir yenisini daha ekliyordu.Stattaki ve televizyon başındaki insanlar bir yandan çılgınca sevinirken,bir yandan da "yoksa o ihtimal gerçek mi oluyor!" diye düşünmeye başlamıştı.İzlanda maçının bitimiyle artık beklenilen tek şey Letonya'nın gol atamadan maçı tamamlamasıydı.Nitekim de öyle de oldu,play-off stresine girmeden Fransa yolu garantilenmeşti artık.

13 Ekim 2014'te eleme grubunda son sırada yer alan Milli Takım,13 Ekim 2015'te play-off oynamadan Fransa'ya gidecek olmanın mutluluğunu yaşıyor ve yaşatıyordu tüm ülkeye,özellikle ulusal yas ilan edilen bu zor dönemde.Futbolun birleştirici gücü,olumlu yanları bütün yüzüyle kendini belli ediyordu maçın bitiş düdüğünün ardından.
Ve şimdiden tüm futbolseverleri yazın yaşanacak futbol şöleninin heyecanı sarmaya başladı.Belki de 1 oyla,haksız yere kaybedilen ev sahipliğinin getirdiği bir şans,kaderin cilvesi bu...


 e.a.

Yorumlar